25 Ağustos 2010 Çarşamba

haftaiçinde kısmen haftasonunu yaşamak...

Yine baktımda uzunca bir aradan sonra geçmişim blogumun karşısına. Perşembe günü saat sabahın 8'i:) Bu saatte ne işim var blogla?
Değişen iş ortamının neler yaptıracağı belli olmuyor tabi, bu sabahta gözümü eğitim merkezinde açtım. Kapımızı açtıktan sonra vik vik öter diye korktuğum alarmı kapadım hemen. Yavv buranın ışığı nerden, havalandırma yok mu derken hoooop hemen teknolojiye adapte olup başladım blog yazmaya...

Yazın bitmesine sayılı günler kala belki de son tatil gibi görünen bayrama az kaldı... Bodrum tatili boyunca Büşra'nın elinden düşürmediği kitabını tatilcilere kesinlikle öneriyorum. İskelede elinizde alkollü veya değil içkiniz (bizim gibi bir tatil geçirdiyseniz hangi saatte elinizde ne içki olacağını kestirmek zor =) ) , gözünüzde gözlüğünüz, ohhhh kakao/havuç yağı sürülmüş parlayan vucudunuzla uzanmışınız sereserpe...Eeee eksik bişey var bu konsepti tamamlaması gereken...
Marjinal kız olmalısınız sanki müzik dinliyormuş gibi yaptığınız  aslında facebook için kullandığınız cep telefonunuz...
Amaaa bu yazın en büyük eksiği bayanlar için söylüyorum son zamanlarda okuduğum en eğlenceli kitabı "Pucca"...

Aslında bende Pucca gibi bir kod isimle kitap mı yazsam:) Hayatımda sinirlenip yüzüne söyleyemediğim, küfredemediğim, yaptığım ama saçmalığını kabul edemediğim şeyleri buraya yazarım...
Meselaaa kaç kişi sevgilisinin ya da kendisinin öldüğü hayalini kurduğunu ve sonra da hüngür şakır ağladığını itiraf edebilir. Şuan herkes "aaaa evet bende yapıyorum kıh kıh kıh" derken eminim ki etrafına acaba buna gülümsediğini fark eden var mı diye bakıyor...Biri sorsa "bu ne yaaa boyle saçmalık mı olur" diyor. Ya da kaç kişi aşık olduğu kişiden beklemek yerine ilk adımı kendi atıyor hemde saçma sapan yöntemlerle? Sonrasında bunu kaç kişi sevdiğine itiraf edebiliyor. İtiraf ediyorum ölüm hayali falan kurmamış da olsam saçma sapan tanışma yöntemleri buldum:) Tarifini Pucca'yı okuduktan sonra herkes öğreniyor; 100 gr cesaret, 150 gr özgüven, tabi 3 su bardağı salaklık (çok akıllı olursanız gurur devreye girer), üzerine de tuz biber olması için güzellik:) Abartmaaa diyenler varsa abartmıyorum tarif aynen böyle=)
Bu arada kızların ortak dili bimbambommuş bunu da Pucca uzun bir aradan sonra sevgili bulunca öğrendik. Bu kelimenin tehlikeli 5'li için özel bi anlamı da var. Çin çan çon'dan bimbambom olunduysa iyiye alamet, ama faşfuşfoşluyosak işte tehlike çanları çalıyor demektir...


Herşey bir yana da gerçekten kafanızı dağıtmak, biraz olsun gülmek, kendi yaptıklarınızdan/yaşadıklarınızdan kesitler bulmak ve başkaları ne yapmış ki acaba sorusunun cevabını öğrenmek ve son olarak da Pucca'dan cesareti alıp gaza gelmek için bu kitabı okumalısınız...

Devamını merak ederseniz Pucca'nın Blogunu da ziyaret edebilirsiniz, hatta belki o kadar etkilenirsiniz ki, sizin hayatınızdaki Pekmez ve Erikle de tanışırız...

Not: Kitabın son bölümünü yazıp ve ona kendi yorumlarımı eklemeyi o kadar çok istiyorum ki, ama şuan kitabı okumakta olan Duygu beni yiyip bitirebilir. Ona ve aşka olan saygımdan (:P) bir süre daha bekliyorum =)))




Hiç yorum yok: