19 Mayıs 2010 Çarşamba

waiting for the miracle


Geçen gün işten çıkarken Mehmet le konuşuyoduk, bu blog işi emek istiyo diye... Web 2.0 cılar diyo ki sosyal ağlar paylaşım için ama bloglarda ne yazıldığı, içeriğin ne olduğu çok önemli. Becerikli olsam dicem ki incik boncuk bişiler yapim de burdan reklam olsun... Gel gör ki öyle bi becerim yok, bende onun yerine o an aklıma ne geliyosa onu paylaşıyorum. Olmuyo mu yani şimdi blog, web 2.0 a ters mi düştü? Web 3.0 geliyo arkadaşım içerik falan kalmıyo, artık pc ler beynimizi okumaya baslıcak. Siz daha blogun basına geçmiş ayy ne yazsam derken pc anlıcak aklından gecenleri ve baslıcak oraya senin yerine sevgiline söylemek istediklerini yazmaya:) Neyse içerik falan beni ilgilendirmiyo, içimden ne geliyosa yazıyorum işte...Zorla değil ya...
Gel gelelim kutlaması bitmeyen bir dogum gununun 18mayıs akşamı sonuncu diye düşündüğüm kutlamasına. Aslı ve Efeyle çıkılan öğlen ve akşam yemegini eski arkadaslarımla yapılan kutlama, ardından cuma günü bankada yapılan kutlama veeee gecesine Baykuştaki Yabancısı değilim organizasyonu takip etti.Milyon tane dileğin hangisi olur bilemiyorum, ama biri de tutar heralde:) Tam bitti derken dün akşam da hayatımın en güzel pastasıyla, kermitciğimin süprüzüyle bir dilek daha tuttuk... Yalnız fena alıştım bu kadar kutlama sonrası önümüzdeki sene bunun altında kalmamalı, şimdiden duyurmak lazım ki herkes elini sıkı tutsun...

Herşey yeni bittiğine göre burdan da tekrar teşekkür etmek istiyorum, hayatımda olan, doğum günümde beni yalnız bırakmayan süprizleriyle, rengarenk balonlarıyla gelen herkese; İYİ Kİ VARSINIZ...

5 yorum:

BlueSilence dedi ki...

Mutlu yıllar dilerim. Her ne kadar biraz geç kalmış olsam da... Rumuz: bir okurunuz :p :-)

SebneM dedi ki...

fırsat buldukca yazılarıma yorum yapan "bir okurunuz" rumuzlu gizli kişi teşekkür ederim:)

BlueSilence dedi ki...

Rica ederim. Yanlış hatırlamıyorsam Amsterdam ile alakalı birşeyler ararken yolum buraya düşmüştü de sonra takılıp kaldım. Arada bir göz gezdiriyorum bloga iyi oluyor :)

Ama geçende daha da garip bir şeyle karşılaştım. Facebook'ta Orhan ve Murat'ın organizasyon resimlerinden birinde "A aa ben bu kişiyi bir yerden hatırlıyorum" şeklinde bir durum oldu. Dünya aslında küçükmüş ve aslında o kadar da "yabancısı değilmişim" :)

SebneM dedi ki...

son iki gündür gizemli bi hayat yaşıyorum, daha fazla devam etmese fena olmaz hani...

BlueSilence dedi ki...

Bende gizem adına bir numara yok aslında. Nette dolanırken bloga denk geldim ve nasıl bir şanssa o artık, arkadaşımın arkadaşı çıktın :)

Ama illa ki kimsin nesin sorusuyla muhattap isem, bize de bekleriz buyrun :p http://karahan.tumblr.com/